İLAM Rehber Kitaplar Serisi 3
İslam Kültüründe Vakit Disiplini
Dr. Özcan HIDIR
SATIN AL
Sayfa Sayısı: 112
Dili: Türkçe
Basım Yılı: 2006
Ebat: 11×19.5
Kağıt Türü: Avrupa
ISBN 9789944381833
Çalışkan karıncalarda, fevkalade bir töre hâkimdi: Sekiz gün boyunca yapılan faaliyetlerde en çalışkan olan karınca, dokuzuncu gün törenle kızartılır ve sülalesi tarafından topluca yenirdi. Karıncalar, böylece en çalışkanların çalışma ruhunun, onu yiyenlere geçeceğine inanırlardı. Ve bir karınca için dokuzuncu gün, törenle kızartılıp yenmek, olağan dışı bir şerefti. Fakat buna rağmen bir keresinde, en çalışkan karıncalardan birisi, kızartılmadan önce şöyle konuşmaya başladı: “Sevgili kardeşlerim! Sizin beni böyle şereflendirmek istemeniz, benim için çok güzel bir şey! Ama şunu itiraf etmeliyim ki, eğer en çalışkan olmasaydım, bu benim için çok daha iyiydi. Daha fazla gayret, kendini öldürmek için olmamalı.” “Niye ki?” diye bağırdı akrabaları ve büyük hatibi kızartma tavasına attılar. “Aksi halde, bu deli hayvan daha çok konuşacaktı.”
Bildik bir başka hikâye: Ağustos ayının en sıcak günleriydi. Küçük karıncalar, bunaltıcı sıcağın altında durmandan çalışıyor ve kışa hazırlık yapıyorlardı. Karıncalar bütün bir yazı, bu hazırlıklarla geçirdiler. Diğer tarafta, ağustos böceği, bu sıcak günlerde kendisine fayda sağlamayacak boş ve gayesiz işlere dalmış; bütün yazı, kış için en ufak bir hazırlık çabası göstermeden geçirmişti. Derken havalar soğudu ve kara kış geldi. Ağustos böceği bir yandan açtı; bir yandan da soğuktan donuyordu…
Zamanı iyi değerlendirme konusunda, yarına dair kaygı taşımayan bir düşünceyle, “sürat”, “telaş” ve “kazanım” adına, zaman yönetiminde sınır tanımayan bir anlayış, insanlık için bir huzur ve kurtuluş vesilesi olabilir mi acaba? Cevabı, gündelik ilişkilerimizde ve hayat tarzlarımızda gösterildiği zaman, anlamlı olan bir soru bu.